Gittiğiniz her yerde rengarenk yerler bulabilirsiniz. Ancak bazı yerler var ki, uzun süre akıllardan çıkmayacak güzellikte. Eğer siz de renkli bir dünyanın peşine düşmek isterseniz, size önereceğimiz bu yerleri bir kenara not edin. Dominik Cumuriyeti’ndeki pembe gölden, İzlanda’daki mavi kristal mağaraya ve Hindistan’daki Holi Festivali’ne kadar rengarenk bir dünya keşfedilmeyi bekliyor.
Şayet kokulu çiçekler sizi etkilemiyorsa, emin olun lavanta bahçelerindeki mor renge kayıtsız kalamayacaksınız. Fransa’nın Paris’ten sonra en turistik yeri olan Provence Bölgesi, lavanta bahçeleriyle süslü. Özellikle haziran ayının ilk haftasından, temmuz ayının sonuna kadar bölge lavanta çiçekleriyle renk cümbüşü haline dönüyor. Lavantaları şehir ve kasabaların neredeyse birçok yerinde görebilirsiniz.
Avustralya’da bulunan Hillier Gölü ziyaretçilerini şaşırtacak bir görünüme sahip. Nasıl şaşırtmasın ki? Bu gölün rengi pembe… Üstelik gölün bu hali bilim adamlarınca da uzun yıllar araştırıldı. Sonucunda da gölün yüksek tuz içermesinden dolayı mavi rengin pembeye dönüşmüş olduğu kanısına varıldı. Gölü gördüğünüzde sanki su yerine çilekli sütle doldurulmuş olduğunu düşünebilirsiniz.
Dünyada birçok güzel mağara bulunuyor. Ancak Şili’de yer alan Marble Mağaraları, diğerlerinden çok farklı. Bu mağaraların içinde bulunan suyun rengine göre değişiyor. Kayaların eğrileri gün ışığıyla harika görünüme ulaşıyor. Ortaya da rengarenk görüntüler çıkıyor.
Hollanda için laleler ülkesi desek, yanlış olmaz. Özellikle ilkbahar dönemlerinde Mart ya da Nisan aylarında Hollanda’yı ziyaret ettiğinizde lale bahçelerinde rengarenk bir dünya bulabilirsiniz. Yel değirmenleri ve takunyaları ile ünlü Hollanda’da aklınızdan uzun süre çıkmayacak anlara şahit olmak için bu özel dönemi kaçırmamanızı tavsiye ederiz.
Kuzey ülkesi olan İzlanda, turizm açısından çok cazip ürünleri bulunuyor. Kuzey ışıkları gibi olağanüstü doğa olayı ile son yıllarda adını sıkça duyuran İzlanda’nın sahip olduğu mağaralar, özellikle keşfetme duygusuna sahip turistlerin çok ilgisini çekiyor. Buzdan tünellerde sürekli değişen renkler, ziyaretçilerine muhteşem bir ortam sunuyor.
Portekiz’in kuzeybatısındaki bu ince ve uzun sokak, birçok İnstagram postlarına konu oluyor. Rengarenk şemsiyelerin süslediği sokaktan turistler fotoğraf çektirmeden ayrılmıyor. Dilerseniz, Agueda’nın Rua Luis de Camoes adlı sokağındaki cafelerde oturup bir şeyler içerek renk cümbüşünün içinde olabilirsiniz.
Yeryüzünde bu kadar renkli yerler olur da, hiç yeraltında olmaz mı sanıyorsunuz. Yeraltı dünyasının rengarenk görüntülerini Avustralya’da bir mercan resifi olan Great Barrier Reef’te (Büyük Set Resifi) bulabilirsiniz. Rengarenk balıklarla karşılaştığınızda farklı bir gezegende olduğunuzun hissine katılacaksınız.
Tanzanya’nın kuzeyinde bulunan Natron Gölü tuz ve soda karışımlı bir yer. Her ne kadar bazı hayvanlar için ölümcül bir göl olsa da kızıl görüntüsüyle çok etkileyici bir yer. Ancak bu gölde yüzeceğinizi de düşünmeyin. Çünkü su ateş gibi yakıyor. Sadece seyretmekle yetinmenizi tavsiye ederiz.
Hindistan’da her yıl düzenlenen Holi Fest birbirinden renkli görüntülere ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en eski ve en renkli festivali olan bu festivale “Bahar ve Renklerin Festivali” deniliyor. Bunun nedeni ise bir sürü renkli boyalarla kutlanan bir festival olması… Festival boyunca insanlar birbirlerini ve sokakları rengarenk boyalarla boyuyorlar. Hani bahar geldiğinde tüm çiçekler açmaya başlar her yer rengarenk olur ya. Aynı onun gibi Hindistan’da en renkli tonlara bürünür.
Kuzey Afrika’da yer alan Fas rengarenk şehirlere sahip. Her şehrin bir rengi var. Ancak bunların arasında en dikkat çekeni Chefchouen diyebiliriz. Bu şehirdeki her sokak ve ev mavinin farklı tonlarını taşıyor. Mavi cenneti olan şehir aslında 500 yıldır yabancıya kapalıydı. Ancak günümüzde seyahatseverler bu mavi şehri kolayca keşfedebiliyor.
Kuzey Işıkları’nı dünyada gerçekleşen özel bir doğa olayı. Finlandiya ve Norveç bu özel ana tanık olabileceğiniz ülkelerden. Ancak Norveç’te bu doğa olayını en iyi Tromso şehrinde seyredebilirsiniz. Eğer şanslı günündeyseniz, gece vaktinde gökyüzünün pembe olduğunu görebilirsiniz.
İtalya’nın batı kıyılarında yer alan ve beş toprak anlamına gelen Cinque Terre rengarenk balıkçı köyünden oluşuyor. Cinque Terre, deniz kıyısındaki renkli evleri ile tam anlamıyla ziyaretçilerini büyülüyor. Özellikle akşam saatlerinde sahil şeridindeki yumuşak renkli evler gökyüzünün koyu mavisiyle olağanüstü bir görünüme kavuşuyor.
Japonya’nın başkenti Tokyo’da gece dışarı çıktığınızda neon ışıklarının arasında kaybolmanız mümkün. Restoran, eğlence ve alışveriş merkezlerini gezerken metropolün büyük, küçük renkli neon ışıkları size büyülü bir dünya sunacak. Hatta Times Square’den daha büyüleyici bir ortamla buluşacağınızdan şüpheniz olmasın.
Kopenhag’ın en dikkat çeken yeri Nyhavn… 17. yüzyıldan beri rengarenk bir alan olan Nyhavn; çok sevimli ev, restoran ve barlara ev sahipliği yapıyor. Sahildeki konumuyla her turistin uğramadan geçmediği bir yer.
Bu yazarın açıklaması maalesef yok.